Ayşe Tolga ile İyi Yaşam

Güzelliğin bir bedeli olduğu doğru ama bu, tüm gününü aynanın karşısında geçirmen ya da servet harcaman anlamına gelmiyor. Elbette güzelliğin de daha pratik ve ucuz yolları var. Kendi yarattığı aromaterapi yağlarıyla yola çıkan ve geçtiğimiz yıl kurduğu Aysetolgaiyiyasam. com platformu ile binlerce insana daha iyi, sağlıklı ve fit bir yaşam için ilham veren Ayşe Tolga’dan birbirinden güzel bakım reçeteleri aldık. Bronzluk öncesi cildini pırıl pırıl yapan kahveli peeling ve güneş ışınları yüzünden yıpranan saçın için avokado maskesi bunlardan sadece ikisi. Üstelik yapmak üç dakikanı bile almıyor. Cebinde bir dolu bilgi, aklında sayısız proje ve bitmeyen öğrenme isteğiyle Ayşe Tolga, bize iyi yaşam serüvenini ve bakım sırlarını anlattı.

Uzun yıllardır, oyunculuk kariyerinden farklı aromaterapi markan Aisha ile tanınıyorsun. Buna şimdi Ayşe Tolga ile İyi Yaşam platformu da eklendi. Bu fikir nasıl doğdu? Doğru zamanın geldiğine nasıl karar verdin?

Ayşe Tolga ile İyi Yaşam gibi bir platforma aslında Türkiye’de “wellness” ve “wellbeing” (esenlik, iyi olma ve iyi hissetme hâli olarak tanımlanıyor) alanında bir tüketici olarak ihtiyaç duyuyordum.’te işin profesyonel tarafına geçerek aromaterapi eğitimleriyle başladım. Bununla kalmadım, zaman içinde yogadan beslenmeye, anne-çocuk sağlığından güzelliğe ve spora kadar geniş bir bilgi birikimi oluşturdum. Etrafta gördüğüm bir bilgi kirliliği vardı. İnsanların kendini dengelemekte, hedeflerini bulmakta zorluk yaşadığını ve mutlu olmadığını fark ediyordum. Çok uzun senelerdir söyleşiler, eğitimler, atölye çalışmaları veren bir profesyonelim. Bu yüzden insanlara kendini iyi hissettirmek gibi bir misyon taşıyorum. Her konuyu bildiğimi iddia etmiyorum ama bilgi sahibi olduğum alanlarda insanlara doğru uzmanı ulaştırmayı düşünüyorum.

Ayşetolgaiyiyasam.com sayfasını tıklayanları neler bekliyor?

Egzersiz, güzellik, doğal terapiler, anne-çocuk ve beslenme konularında pek çok ipucu var. Bunun içerisinde evlilikle ilgili yaşanan sıkıntılar da var, beslenme önerileri de. Bu alanlarda pratik tarifler, uygulanabilir tavsiyeler, en önemlisi doğru bilgiler ve kaynaklar bulacaklar. Web sitemle birlikte Ayşe Tolga İyi Yaşam adlı YouTube kanalım da açıldı. Burada aynı şekilde tarifler, egzersiz videoları ve beslenme önerileri olacak. Bebeğini nasıl emzireceğinden ilk buluşmada nasıl giyinmen gerektiğine, iş yerinde yükselmenin 10 kuralından, Hindistan cevizli vücut peeling’ine kadar ruhsal, bedensel ve zihinsel iyi hissetme reçetelerine yer vereceğiz.

Aromaterapistsin, düzenli egzersiz yapıyor, sağlıklı besleniyor ve doğal bakım reçeteleri sunuyorsun. Bunları paylaştığın sosyal medya hesapların çok takip ediliyor. Kendini bir nevi “iyi yaşam gurusu” gibi hissediyor musun? Kesinlikle hissediyorum çünkü ben bir dönüşümün sonucuyum. Hepimizin hayatı inişler, çıkışlarla dolu. Ben inişleri de yaşadım, şimdi de çıkışı yaşıyorum. Kendimi insanların hayat kalitesini arttırmayı amaçlayan iyi yaşam uzmanı olarak görüyorum. Aslında yolculuğum’te başladı. Bir sunum hazırladım, reklam ve PR ajanslarına gittim ve “Ben Türkiye’nin wellness gurusu olacağım” dedim. Instagram’a ilk egzersiz videoları koyduğumda oyuncu arkadaşlarım bile “Ayşe delirmiş” dedi. İlk üç ay dinledim, altıncı ay insanlar biraz daha meraklandı ve dokuzuncu aydan sonra artık bana sorular sormaya başladılar. Bunun anahtarı istikrar ve hedef doğrultusunda çalışmak.

Daha sağlıklı ve doğal bir yaşama doğru yönelmende kırılma noktaları neler?

Hayatım 1998’de babamı kaybetmemle değişti. Son ana kadar bilinci açıkken, kısa süre içinde hastalığa yenik düşerek aramızdan ayrıldı. 25 yaşındaydım ve hastalık denen şeyi araştırmaya başladım.

Ardından 1999’da, kızıma hamile kalana dek vegan oldum. 10 sene deri çanta dâhil hiçbir hayvansal ürün kullanmadım. Bu esnada çok büyük bir spiritüel yolculuğa çıktım ve “Kimim ben?” sorusunun cevabını aradım. Bir sırt çantasıyla Tayland’dan Hindistan’a kadar birçok yeri dolaşıp hem şifa, hem kadim tıp üzerinde araştırmalar yaptım. Türkiye’ye döndükten sonra, işimi çok sevsem de oyunculuk sektöründe olmak istemedim. Bu sayede doğal terapilerle ilgili eğitim alma imkânım oldu. Hatta Londra’da iki yıl aromaterapi eğitimi aldım. Sonra Aisha markasını kurdum. İlk çalışmalarımın üzerinden sekiz sene geçti ve onunla beraber de buraya kadar geldim.

Ayakların yere basmadığı 20’lerin ardından 30’larını yaşayan kadınlar kendilerini daha olgun ve kadınsı hissettiğini söyler. Sen 40’ların başında biri olarak nasıl hissediyorsun?

Keşke bütün kadınlar 20’lerindeyken 40’lı kadınların kafasında olabilse! Hayatımın bu noktasında kendimi o kadar çok seviyorum ki. Hayat tecrüben arttıkça, daha çok insan tanıdıkça, ortamlar, niyetler ve oyunlar daha da netleşiyor. Birçok şeyi daha tepeden görebiliyor, daha az şahsi algılıyor ve kendinle daha az kavga ediyorsun. Kendinle daha barışık olduğundan, için nasılsa dışarıya da öyle yansıyor.

40’larındaki Ayşe olarak bütün kız kardeşlerime, “Sen bir tanrıçasın, şartlar ne olursa olsun içindeki tanrıçayı kucakla ve kendini koşulsuz çok sev” diyorum.

Çok hareketli bir yaşamın ve küçük bir kızın var. Ev hayatıyla iş hayatını nasıl dengeliyorsun?

Kolay olmuyor ama iyi bir zaman çizelgesi ve takvim tutmak çok önemli. Kendimizi ve hayatımızı CEO gibi yönetmemiz gerekiyor. Ben koçluk eğitimim olmasına rağmen iş hayatımı yönetmek için Yeliz Rüzgâr’dan koçluk alıyorum. Biz “to do list” değil; “to be list” üzerinden çalışıyoruz. “To do list” daha mekanikken, “to be list” bunları yaptığında ne hissedeceğine odaklanıyor.

Bu sayede hayatımı güzel ve doğru bir zamanlamayla yaşıyorum.

Kızıma öncelik vermeye çalışıyorum ama bazen bu mümkün olmuyor. Üstelik Instagram’da görünen kısmı, günlük tempomun belki de 10’da biri. Hayatım arabamın içinde geçiyor. Günde üç kere kuaföre gittiğimi biliyorum. Ama bu benim tabiatım, hareketli olmayı seviyorum.